Bazı konular hayatımızda artık bir şehir efsanesine dönüşmüştür ama öyle bilinmemeleri için arada hatırlatmak gerekir. Örneğin “Klima çarpar” lafı. Birisi öksürünce hemen söylenen bu söz doğru değil. Klima doğru kullanıldığında hiçbir şey yapmıyor. Tek yapılması gereken üstünüze üflememesini sağlamak. Alerjik reaksiyon yapabilir ama bu da çarptığı için değil, bakımını yaptırmadığınız içindir. İkinci yanılgı yuvayı yaptığı söylenen dişi kuşlar üstüne. Bilinenin aksine yuvayı aslında erkek kuş yapıyor.
Yuva yapmak zaten kuşlar için geçici bir dönemin ihtiyacı. Yuvaları olunca da orada pek kalmıyorlar, çünkü yuva tamamen açık hedef. Kuşların neredeyse tamamında yuvayı erkek kuş yapıyor ve dişiye beğendirmeye çalışıyor. Dişi yuvayı beğenirse çoluk çocuğa karışıyorlar. Ve şu çocukluğumuzda hep duyduğumuz “Yağlı ellerle saçına dokunma, bitlenirsin” lafı. Oysa yağlı, ballı ellerinizle saçınıza dokunursanız onu sadece kirletmiş olursunuz. Çünkü bitler ancak deriden salgılanan yağla beslenirler, sizin ellerinizdeki yağla değil. Bitlenmenin tek yolu vardır. O da başka bir bitli insan bulmak ve onunla temasa geçmek. Çocukların daha çok bitlenmesinin nedeni de birbirleriyle daha çok kaynaşmalarındandır. Son yanılgımız “Einstein matematiği sevmezmiş” sözüyle ilgili. Bu, eşyanın doğasına aykırı. Ünlü bilginin sözlerinden biri aynen şöyle: “ On iki yaşındayken tanıştığım Oklit geometrisini çok sevmiştim.” Böyle bir çocuğun matematiği sevmemesini bekleyemezsiniz.